Yavaş yavaş yaz dizileri başlıyor. Başlayan diziler arasında Kalbimin Sultanı dizisi de yer alıyor. Dizi tarihten ilham alınmış bir masal yani hayal ürünü bir dizi. Açıkçası dizi benim pek ilgimi çekmemişti ama birkaç sahnesini görüp izlemeye karar verdim.
Genelde hayal ürünü olan böyle dizilere gelen yorumlar; "Gerçeği anlatmıyor, gerçekte hiçte böyle değil" şeklinde oluyor. Zaten dizi başlangıcında bir yazı verilmiş "Hayal Ürünü" diye. Bazıları dizinin başlangıcındaki yazıyı mı okumuyor, yoksa hayal ürününün ne demek olduğunu mu bilmiyorlar, gerçekten anlamıyorum. Belki de toplum bu tür dizilere alışık olmadığı içindir. Hayal ürünü olan diziler çıktıkça yavaş yavaş toplum alışacaktır diye düşünüyorum.
İlk başta oyuncuların sesleri dublaj gibi geldi, özellikle kadın başrol Anna'nın sesi dublaj gibiydi. Bu biraz beni rahatsız etti. Fakat daha sonra izledikçe seslere alışmaya başladım.
Bazı yerlerdeki efektleri, shopları, beğenmedim. Kostümler ve dekorasyonun iyi göründüğünü düşünüyorum. Özellikle Anna'nın giydiği kostümleri ve saç tasarımı çok hoş görünüyor.
Ali Ersan Duru'yu ilk başta tanıyamadım. Bir yerden tanıdık geliyordu ama kim olduğunu çıkaramamıştım. Sakallar ve kostümü onun görünüşünü çok değiştirmiş fakat rol ona yakışmıştı. Özellikle sesi bana çok tanıdık geliyordu. Oyuncuları araştırdığımda kim olduğunu öğrendim ve "Ah!" dedim "O reklam" .
Dizinin repliklerinde en beğendiğim replik; "Ama anam hünkarım vere vere bir altın mı verdi o 1 keseden aşağı vermez."
Dizi karşıma çıktığında izlemeye devam ederim ama sürekli takip edeceğim bir dizi değil. Kişisel dizi zevkime maalesef uygun değil.
Yapım : Maya Productions International
Yapımcı : Burhan Özkan
Senarist : Özlem İnci Hekimoğlu, Nil Güleç Ünsal
Yönetmen : Kerem Çakıroğlu, Eda Teksöz
Dizi Müziği : Uğur Işık
Oyuncular;
Ali Ersan Duru
Aleksandra Nikiforova
Emel Çölgeçen
Tansel Öngel
Beste Kökdemir
Tuncer Salman
Taner Rumeli
Sadi Celil Cengiz
Bülent Seyran
Itır Esen
Açelya Devrim Yılhan
Konusu : Halkın arasına karışan Sultan Mahmut, Rus Büyükelçiliğinde öğretmenlik yapan Anna ile karşılaşır. Anna karşı kıyıya geçmek ister ve kayıkçı sandığı Sultan’ın kayığına biner. İkilinin karşılaşması sonrasında Sultan, öğretmen olduğunu öğrendiği Anna’nın saraya gelerek çocuklarına ders vermesini ister. Anna bu süre zarfında haremde kalması gerektiğini öğrendiğinde teklifi reddetmeye karar verdiyse de babasını korumak için saraya girmek zorunda kalır. Anna’nın saraya girmesi ise Hoşyar Sultan’ın hiç hoşuna gitmez. Genç bir muallimenin gelişi saraydaki tüm dengeleri değiştirecektir.
ben deee erkenci kuşa başladım pek sevdiiim :)
YanıtlaSilOnu da paylaşacağım, fakat daha yazamadım :D
Silbi baksana amaaaa son yazımaaaaa :)
YanıtlaSilKusura bakmaa, yeni girebildim internete ;((
SilKadın oyuncu iyi.
YanıtlaSilEvet, bende öyle düşünüyorum. :)
Sil