Sosyal medyada bu dizi ile ilgili bir çok replik gördüm. Gençlik dizisine uygun, eğlenceli bir diziye benzediğini düşündüm.
Filmi de vardı. Fakat orjinali Wattpad den çıkma bir kitap olduğu için pek ilgimi çekmemişti filmi. Ama şimdi de dizisi çıktı. İzlemeden önyargılı olmak istemiyorum tabi ki.
Oyuncu kadrosundan iki ismi biliyorum: Cihan Şimşek ve Sina. Açıkçası Cihan'ı Disney Channel Turkey'de yayınlanan Zil Sesi'nden biliyorum. Oyunculuğunun gelişmeye ihtiyacı olduğunu düşünüyordum. Bu diziyle oyunculuğunu gelişip gelişmediğini görmüş oldum ve gelişmiş ama hala gelişmeye çok ihtiyacı var kanısına vardım. Sina'ya ilk gelince Vinelar ilk çıktığı zamanlar izliyordum. Eğlenceli oluyordu. Hem az vinecı vardı hemde çekecekleri konu çoktu. Fakat işte bu zamanlar izlemiyorum. Sina'da yüksek bir ihtimal konu bulamadığı için komik olamayanlar kefesindedir ya da bırakmıştır bilmiyorum.
Yeni ve genç oyuncuları görmek açıkçası beni mutlu ediyor. Türk dizilerinde çoğunlukla 30 yaşındaki oyuncular 16,17 yaşındaki liseli genç rollerini oynuyor. Hani yaşını göstermiyor deseniz neyse ama yaşını gayet gösterip liseli rolü oynamaları pek hoşuma gitmiyor. Bu dizide 91'li bile var fakat liseye uygun tipleri var, bu nedenle dizinin en sevdiğim yönlerinden birisi bu. Oyunculuklarının gelişmeye çok ihtiyacı var. Kullanacağım kelime yanlış mı olur bilmiyorum ama replikler tam ergen işi. Ben genelde böyle sözlerden haz etmem. Dediğim gibi şimdiki ergenlik çağındaki gençlerimize uygun replikler olmuş. Ama liseden mezun olalı 4 sene filan oluyor. Çokta büyük değilim fakat lise yıllarımda izlediğim bir dizi olsa hoşuma gidebilirdi. Karakterler arasından en çok Oğuz Ünal'ı sevdim. En çokta Oğuz karakterini oynayan kişinin oyunculuğunu beğendim.
Yapımcı : Öner Aslanel
Yönetmen : Murat Onbul
Senaryo : Ferhat Ergün
Yazar : Büşra Yılmaz
Oyuncular ;
Gözde Mutluer
Atakan Hoşgören
Cihan Şimşek
Sina Özer
Cemrehan Karakaş
Burak Yörük
Eslem Akar
Emir Benderlioğlu
Suğdem Gözalır
Konusu : Yaprak, çocukluktan beri kızlar dünyasından uzak, yanı başındaki dört adamdan oluşan rengarenk bir dünya kurmuştur kendine. Bir gün bu dünya, gizemli bir biçimde hayatına giren Barış’ın oyunlarıyla değişir. Bu değişim, onu kendisine ve kızlar dünyasına doğru bir keşfe çıkarır. Artık bir seçim yapmak zorundadır; ya bir Masal Prensi’ni ya da Gamzeli Kahraman’ı seçecektir. Aşktan, okuldan, ailelerinden yana tam manasıyla bela mıknatısı olan; her zorluğu birbirlerine tutunarak aşan bu beş gencin; çocukken verdikleri o söz, her arıza durumda yineledikleri o cümle, hikayemizi en iyi şekilde özetlemektedir aslında: Hepimiz kızımız, kızımız hepimiz için!
Yaprak Ayvaz; Etrafındaki kızlara pek benzemiyor. Topuklu ayakkabıyla yıldızı barışmayanlardan, converselerim olmadan asla kafasında. Annesi, yani onun deyimiyle ''ana kraliçesi'' Oya'nın, babası Taner'in bu hayattaki ağır imtihanı. Okulda da rahat durmuyor. Kınama ve uzaklaştırma koleksiyonu var. Ali'nin yıllardır aşık olduğu ama açılamadığı kız. Etek, eyeliner ve pembe renk gibi ömründen ömür götüren bir yığın sözcüğe bugünlerde bir yenisini ekledi; sırık, yani Barış.
Ali Tekelioğlu; Yaprak’ı, her durumda, şartlar ne olursa olsun, koruyan kollayan gamzeli kahraman. Çocukluktan beri hislerini Yaprak’a ne anlatabilmiş ne de Yaprak anlayabilmiş. Okulun basket takımının yıldız oyuncusu ve kaptanı. Barış burada da Ali’nin tadını fena kaçırıyor. Babası Tekin’le yıldızları asla barışmamış. Aralarında derin bir baba ve oğul çatışması var. Devasa bir gizemin ortasında yaşıyor yıllardır ve henüz bunun farkında değil. Okuduğu okulun rehber hocası, her belada kapısını çaldığı Ela Hoca, onun gerçek annesi ve Ali henüz bunu bilmiyor.
Sinan Yorulmaz; Aşk formülleri ondan sorulmakta; hayatın anlamını erkek dergilerindeki tüyolarda, ezber ettiği romantik komedilerde bulmuş. Gelgelelim sert kayaya, yani bildik aşk formüllerinin işlemediği bir kıza tosluyor, Yelda’ya. Hoşlandığı Yelda’nın, okulun ömür törpüsü Müdür’ün kızı olduğunu bilmiyor henüz. Anne ve babası yıllar önce boşanmış. Annesi Melike onun her şeyi.
Bekar annesine, bir başka bekar, okulun Müdür’ü gönlünü kaptırmış. Onlar çocuklarından, çocukları onlardan saklar durur aşklarını, çarşı pazar karışmasın diye.
Gökhan Karademir; Ölümüne dost, ölümüne aşık, ölümüne agresif, ölümüne arıza, ölümüne geyik… Sevgilisi Merve’yi deli gibi kıskanıyor. Gerçek anlamda ''deli'' gibi. ''Bu dünyada kıskanmak konusunda ne kadar saçmalanabilir?'' in sınırlarını Gökhan belirliyor. Sosyal medya kelebeği olmuş Merve’yi stalklarken. Merve’nin gardrobundaki, mini mini kıyafetlerin ezeli düşmanı… Fizikçi’yle ayrı bir muhabbeti, ayrı bir soğuk savaşı var.
Oğuz Ünal; Pijama - Pislik - Pizza. Bu üçlü, Oğuz’un vazgeçilmezi. En son ne zaman herhangi bir konuda ciddi olduğunu o da hatırlamıyor. Birine, şaka yollu bir pislik yapacaksa; kişi, mekan, zaman tanımıyor. Hele sınır hiç tanımıyor. Annesi Zeliş’in orantısız sevgisine maruz kalıyor, her saat her dakika. Onun da bir aşkı var elbette. Hatta rüyalarının kadını, odasının duvarlarını da süslemekte. Kate Upton, onun imkansız ve de biricik aşkı.
Diziyi ben de beğendim filmini hiç izlememiştim kitabı da henüz okumadım sanırım o sebepten. Neyse ki Arka Sıradakiler gibi değil adamların hepsi 30 yaşındaydı ve 30 gösteriyordu :))))
YanıtlaSilAyyy çok doğru dediniz, Arka Sıradakiler ne demek istediğime iyi örnek oldu. :D
Silheey sen yerli dizici olduuun iyiceee :)
YanıtlaSilYok ya sadece ilk bölümlerini izliyorum, yorum yapmak için. :D Yerli dizilerden sadece 2 diziyi izliyorum devamlı olarak, onun haricinde devamlı izlediğim yok :D
Silerkenci kuş ve meleklerin aşkı dı maaaa :)
SilEveeet, o ikisiiii :D
SilWattpad, edebiyatın katilidir. Filmini de dizisini de tavsiye etmiyorum. Kitabı zaten belli, okumaya gerek bile yok, konusunu okuyunca elektrik çarpmış gibi kitabı elinizden fırlatıyorsunuz zaten.
YanıtlaSilYorumunuza katılıyorum, çok haklısınız. 👍
SilWattpad kitabından uyarlama olduğu için ön yargım var bu yüzden izlemedim, izlemeyi de düşünmüyorum.
YanıtlaSilAnlıyorum seni. ^^
Sil